
İcra ve İflas Hukuku

Hizmete Genel Bakış
Alacakların tahsil edilememesi, hem bireyleri hem de işletmeleri ciddi zararlara uğratabilen bir sorundur. Özellikle ticari hayatta ödenmeyen borçlar, işleyişi durma noktasına getirebilir. İcra hukuku, alacaklının yasal yollarla hakkına kavuşmasını sağlayan önemli bir hukuk dalıdır.
Avukat Nursinem Yuvauç olarak, hem bireysel hem de kurumsal alacaklarda; takip başlatma, itirazlara karşı işlem yapma ve alacağın tahsil edilmesi aşamasına kadar süreci baştan sona yönetiyorum.
İcra hukuku süreçlerinin zamanında ve usule uygun işletilmesi, alacağın tahsil edilebilmesi için kritik öneme sahiptir. Bu nedenle süreci baştan sona titizlikle ele alıyor, müvekkillerimin haklarını en etkili şekilde koruyorum.
Değerlendirme ve Süreç Yönetimi
İcra süreci, borçlunun kim olduğu, alacağın türü ve mevcut belgelerin incelenmesiyle başlar. Müvekkilimden aldığım bilgiler doğrultusunda önce alacağın hukuki dayanağını değerlendiririm. Fatura, sözleşme, senet, çek veya mahkeme kararı gibi belge türüne göre hangi icra yolunun izleneceğine karar veririm.
Alacak likit ve açık bir belgeye dayanıyorsa doğrudan ilamsız takip başlatılır. Eğer bir mahkeme kararına dayanıyorsa ilamlı takip yapılır. Her iki durumda da icra müdürlüğüne gerekli başvurular yapılır, ödeme emri düzenlenir ve borçluya gönderilir.
Borçlu ödeme emrine itiraz ederse, bu itirazın kaldırılması için icra mahkemesine başvuru yapılır. Ayrıca haciz, rehin takibi, tahliye takibi gibi özel işlemler gerekiyorsa, o süreçler de müvekkil adına yürütülür.
İcra süreci aynı zamanda teknik olduğu kadar süreye bağlı bir süreçtir. Bu nedenle tüm işlemler titizlikle takip edilir, sürelere dikkat edilir ve müvekkil düzenli olarak bilgilendirilir.
Alacağın tahsil edilebilmesi için borçlunun taşınmazlarına, banka hesaplarına, araçlarına veya üçüncü kişideki hak ve alacaklarına haciz işlemi uygulanabilir.
Sonuç ve Kazanım
Süreç sonunda hedef; alacağın yasal yollarla ve etkin şekilde tahsil edilmesidir. Takip doğru başlatılır, itirazlar zamanında karşılanır ve haciz işlemleri kararlılıkla yürütülürse, çoğu zaman borçlu ödeme yolunu seçer.
Müvekkilim için bu süreç; alacağını tahsil etmekle kalmaz, aynı zamanda yasal haklarını kullanmanın verdiği güvenle hareket etmeyi de beraberinde getirir. Ticari ilişkilerde ciddiyet sağlanır, borçlular nezdinde hukuki caydırıcılık oluşur.
Avukat olarak bu süreçte görevim; yalnızca dosya takibi yapmak değil, alacağın gerçekten tahsil edilebilmesi için tüm hukuki imkânları doğru zamanda ve etkili şekilde kullanmaktır.
